before in thing, time or place

listen to the pronunciation of before in thing, time or place
Englisch - Türkisch

Definition von before in thing, time or place im Englisch Türkisch wörterbuch

beforehand
önceden

Sana önceden bildireceğim. - I'll let you know beforehand.

Önceden tüm hazırlıkları yapmadan kışın dağlara tırmanacak kadar aptal değilim. - I know better than to climb mountains in winter without making all necessary preparations beforehand.

beforehand
peşin
beforehand
baştan
beforehand
aceleci/önceden
beforehand
peşinen
beforehand
peşin olarak
beforehand
z. önce, önceden
Englisch - Englisch
{a} beforehand
before in thing, time or place
Favoriten