Mary'nin cümleleri İngilizce öğrenmek için kullanılabilir.
- Mary's sentences can be used to learn English.
Kum torbaları sele karşı korumak için geçici bir duvar inşa etmek için kullanılabilir.
- Sandbags can be used to erect a temporary wall to protect against floods.
O uzun mesafe yürümeye alışkın.
- He is used to walking long distances.
Yalnız yaşamaya alışkın.
- She is used to living alone.
Bir üniversite öğrencisi iken öyle yapardın.
- You used to do so when you were a university student.
Büyükbabam kendisi için mobilya yapardı.
- My grandfather used to make furniture for himself.
O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
- It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.
O, onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır.
- That's the computer he used to write the article.
Robert hafta sonlarında dükkânda babasına yardım ederdi.
- Robert used to help his father in the store on weekends.
Mary, Tom'la evlenmeyi hayal ederdi.
- Mary used to dream about marrying Tom.
Bay Kaifu halka açık konuşmalar yapmaya alışıktır.
- Mr Kaifu is used to making speeches in public.
Askerler tehlikeye alışıktırlar.
- Soldiers are used to danger.
He was shivering a little, for he had always been used to sleeping in a proper bed, and by this time his coat had worn so thin and threadbare from hugging that it was no longer any protection to him.
I used to know a guy from the UK who pronounced mother without the r.
... used to try to change my hands when I was little. ...
... bars that we used to go to, and ...