Fadıl bir mayın tarlasına girdi.
- Fadil walked into a minefield.
Tom bir kara mayını tarafından öldürüldü.
- Tom was killed by a land mine.
Senin fikrinle benimki arasında temel bir fark vardır.
- There is a fundamental difference between your opinion and mine.
Senin planın benimkinden daha iyi görünüyor.
- Your plan seems better than mine.
Ordu, madencileri uzaklaştırmak için asker gönderdi.
- The army sent soldiers to remove the miners.
Askerler madencilerin terk etmelerini emretti.
- The soldiers ordered the miners to leave.
Masadaki hesap makinesi benim.
- The calculator on the table is mine.
Senin planın benimkinden daha iyi görünüyor.
- Your plan seems better than mine.
Meyve ve sebzeler vitamin, mineral ve lif için iyi bir kaynaktır.
- Fruit and vegetables are a good source of vitamins, minerals and fibre.
Su, ormanlar ve mineraller önemli doğal kaynaklardır.
- Water, forests, and minerals are important natural resources.
Avustralya'da her gün bir milyon tonun üzerinde kömür çıkarılıyor.
- More than one million tons of coal are mined each day in Australia.
Onlar bu kasabada 350 yıldır demir çıkardılar.
- They mined iron in this town for 350 years.
Madencilik ile ilgili olan Minecraft adlı bir oyun var.
- There’s a game called Minecraft that is about mining.
Crater of Diamonds State Park is the only place in the world where visitors can mine their own diamonds.
We had to slow our advance after the enemy mined the road ahead of us.
... And the reason this is a concern of mine is that it's ...
... 50 states, and concluded that mine had more women in senior leadership positions than ...