Tom dahil olmak istemiyor.
- Tom doesn't want to be included.
Tom dahil edilmek isterdi.
- Tom would've wanted to be included.
Profil fotoğrafınıza dahil edilmek ne büyük bir onur!
- What an honor to be included in your profile photo!
Yanlış malı geri göndermemiz gerekiyor mu?
- Should we send back the wrong merchandise?
Bill ona ne olursa olsun ona itaat etmesi gerektiğini söylemedi.
- Bill did not say that she should obey him no matter what.
Bana herhangi bir şey olursa, buraya bakabilirsiniz.
- If anything should ever happen to me, you can look here.
Tom dahil olmak istemiyor.
- Tom doesn't want to be included.
Tom dahil olmak istemiyor.
- Tom doesn't want to be included.
O benim arkadaşlarımın arasında dahildir.
- He is included among my friends.
Öğle yemeği bu fiyata dahil midir?
- Is lunch included in this price?
Sınav matematik, fizik ve kimyayı içeriyordu.
- The exam included mathematics, physics and chemistry.
Liste Tom'u içeriyordu.
- The list included Tom.
Genç çift Şükran Günü konuklarının arasına anne babalarını dahil etti.
- The young couple included their parents among their Thanksgiving guests.
Tom’un da içinde olduğu talihsiz bir olaya hepimiz tanık olduk.
- We are all witnessed the unlucky incident included Tom.
... There's so much research, and it's all included in my book ...
... And she included all of these things that she was going to ...