6.30'a kadar ayakta olmak zorundayım.
- I have to be up by 6:30.
Bütün gece ayakta olmak istemiyorum.
- I don't want to be up all night.
Ben kapatır kapatmaz telefon yine çalmaya başladı.
- No sooner had I hung up than the phone started ringing again.
Konuşmayı bitirmeden telefonu kapattı.
- He hung up before I finished.
O, sessizce telefonu kapadı.
- She hung up in silence.
Ben bir şey söyleyemeden telefonu kapattı.
- He hung up before I could say anything.
Tom, Mary'yi ona özür dilemek için aradı fakat o onun yüzüne kapadı.
- Tom called Mary to apologize to her, but she hung up on him.
Hoşça kal demeden telefonu kapadı.
- She hung up without saying good-bye.