be brought up

listen to the pronunciation of be brought up
Englisch - Türkisch
yetişmek
be up
bilmek
brought up
yetiştir

Ebeveynlerimin her ikisi de ülkede yetiştirildiler. - Both of my parents were brought up in the country.

En küçük erkek kardeşim, büyük annemiz tarafından yetiştirildi. - My youngest brother was brought up by our grandmother.

be up
artmış olmak
be up
sona ermiş olmak
be up
ayakta olmak

6.30'a kadar ayakta olmak zorundayım. - I have to be up by 6:30.

Bütün gece ayakta olmak istemiyorum. - I don't want to be up all night.

be up
kapalı olmak
be up
(Konuşma Dili) olmak üzere
be up
bitmiş olmak
brought up
yetişmek
brought up
yetiştirilmiş

İyi bir ailede yetiştirilmiş gibi görünüyor. - He must have been brought up in a good family.

Onun oğulları uygun şekilde yetiştirilmiş değil. - His sons are not properly brought up.

to be brought up
yetişmek
brought up
yaklaşmasını sağlamak
be up
yükselmek: "His fever iş up. - Ateşi yüksek."
be up
keyfi yerinde olmak, mutlu olmak
be up
yataktan kalkmış olmak; henüz yatmamış olmak: "He's never up before six. - Saat altıdan önce hiç yataktan kalkmaz."; "She's never up after ten at night. - Gece saat ondan önce yatar hep."
brought up
yetistir
be up
(deyim) sona ermek,bitmek
be up
iyi anlamak
be up
1. yataktan kalkmış olmak; (uykuya) yatmamış olmak: He's never up before seven. Saat yediden önce hiç yataktan kalkmaz. She's never up after
Englisch - Englisch

Definition von be brought up im Englisch Englisch wörterbuch

brought up
Simple past tense and past participle of bring up
brought up
raised up, brought before, discussed (of an issue, etc.); grown up, raised, educated (of a person)
be brought up

    Türkische aussprache

    bi brôt ʌp

    Aussprache

    /bē ˈbrôt ˈəp/ /biː ˈbrɔːt ˈʌp/

    Videos

    ... And so we were brought up to love the royal family. ...
    ... who brought up a question that we hear a lot, both over the Internet and from this crowd. ...
Favoriten