The women of France are beautiful.
- Fransa'nın bayanları güzeldir.
There are very beautiful women.
- Çok güzel bayanlar var.
Ladies and gentlemen, due to an accident at the airport, our arrival will be delayed.
- Bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.
They made a fool of him in the presence of ladies.
- Bayanların huzurunda onu aptal yerine koydular.
The lady is now drinking water.
- Bayan şimdi su içiyor.
Michael is a man's name but Michelle is a lady's name.
- Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.
There is a madam here.
- Burada bir bayan var.
She is another Madame Curie.
- O başka bir Bayan Curie.
My wife Lidia is a beautiful, clever woman.
- Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
Children of Łazarz think their mother Felicja is the most beautiful woman in the world.
- Łazarz'nın çocukları, anneleri Felicja'nın dünyadaki en güzel bayan olduğunu düşünüyorlar.
Since 1990, eleven female students received the award.
- 1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.
I know that my Chinese female friends enjoy my disciplining them.
- Çinli bayan arkadaşlarımın onları disipline sokmamdan hoşlandıklarını biliyorum.
Mrs. Davis was anything but a perfect wife.
- Bayan Davis sadece mükemmel bir eşti.
An ugly wife is a good fence around the garden.
- Çirkin bir bayan eş bahçenin etrafındaki iyi bir çit gibidir.
Miss Thomas teaches us history.
- Bayan Thomas bize tarih öğretiyor.
Do you know how old Miss Nakano is?
- Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?
She is another Madame Curie.
- O başka bir Bayan Curie.
Michael is a man's name but Michelle is a lady's name.
- Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.
The lady's funeral was held at the local church.
- Bayanın cenazesi yerel kilisede düzenlendi.