battlefield

listen to the pronunciation of battlefield
Englisch - Türkisch
savaş alan

Savaş alanı ölülerle ve ölenlerle doluydu. - The battlefield was full of the dead and the dying.

O zaman savaş alanına gitmeyi reddetseydi, hâlâ hayatta olurdu. - He would still be alive had he refused to go to the battlefield then.

savaş alanı

Almanya savaş alanında kazanıyordu. - Germany was winning on the battlefield.

Savaş alanı ölülerle ve ölenlerle doluydu. - The battlefield was full of the dead and the dying.

(isim) savaş alanı
(Askeri) MUHAREBE MEYDANI: Bir muharebenin fiilen cereyan ettiği saha
cenk meydanı
muharebe meydanı
battlefield air interdiction
savaş hava yasaklama
battlefield automation systems
savaş otomasyon sistemleri
battlefield coordination element
savaş koordinasyon eleman
battlefield distribution
savaş dağılımı
battlefield operating system
savaş işletim sistemi
battlefield, battleground
savaş, savaş
Battlefield Illumination Assistance System
(Askeri) Muharebe Sahası Aydınlatma Yardım Sistemi
battlefield coordination detachment
(Askeri) muharebe sahası koordinasyon müfrezesi
battlefield evacuation
(Askeri) MUHAREBE MEYDANI TAHLİYESİ: Yaralı, sakat ve hasta personelin muharebe meydanından ve daha sonra, sıhhi tahliye zincirini takiben, geriye intikali işlemi. Muharebe meydanı tahliyesinde sorumluluk sahası, normal olarak, sıhhiye birliklerinin cephesine inhisar eder. Ayrıca bakınız: "evacuation"
battlefield illumination
(Askeri) MUHAREBE ALANI AYDINLATMASI: Muharebe meydanının görünen veya çıplak gözle görünmeyen suni ışıkla aydınlatılması. Ayrıca bakınız: "artificial daylight; artificial moonlight; indirect illumination"
battlefield psychological activities
(Askeri) MUHAREBE ALANI PSİKOLOJİK FAALİYETLERİ: Taktik hedeflerin elde edilmesine yardımcı olmak üzere, muharebe harekatının dahili bir kısmı olarak icra edilen ve muharebe sahasında düşman kontrolündeki sivillere ve düşman kuvvetlerine psikolojik baskı yapmak üzere tasarlanmış planlı psikolojik faaliyetler
battlefield recovery
(Askeri) MUHAREBE MEYDANI MALZEME KURTARMASI: Hasara uğramış veya terkedilmiş dost ve düşman malzemesinin muharebe meydanından toplanması ve bir kurtarılmış malzeme toplama noktasına (recovery collecting point) veya bakım ya da ikmal tesisine nakli
battlefield surveillance
(Askeri) MUHAREBE MEYDANI GÖZETLEMESİ: Muharebe istihbaratı için zamanında bilgi almak maksadıyla, muharebe sahası üzerinde, devamlı olarak (her türlü hava şartları altında, gece ve gündüz) yapılan sistemli gözetleme
backup aircraft inventory; battlefield air interdiction
(Askeri) yedek uçak envanteri; muharebe sahası hava tecrit
base operating support; battlefield operating system
(Askeri) üs harekat desteği; muharebe sahası işletim sistemi
Revised Battlefield Electronic Communications, Electronics, İntelligence, and Op
(Askeri) Düzeltilmiş Muharebe Sahası Elektronik Muhabere, Elektronik, İstihbarat ve Harekat Sistemi
airborne battlefield command and control center
(Askeri) hava indirme muharebe komuta ve kontrol merkezi
Englisch - Englisch
The field where a land battle is or was fought
{i} place where a battle is fought
a region where a battle is being (or has been) fought; "they made a tour of Civil War battlefields
a region where a battle is being (or has been) fought; "they made a tour of Civil War battlefields"
You can refer to an issue or field of activity over which people disagree or compete as a battlefield. the domestic battlefield of family life. = battleground
A battlefield is a place where a battle is fought. the battlefields of the Somme. = battleground
battlefields
plural of battlefield
future battlefield
location where the next battle will take place, future site of combat
recover from the battlefield
send back from the battlefield
battlefield
Favoriten