Because of the water shortage, I couldn't take a bath.
- Su sıkıntısı nedeniyle, banyo yapamadım.
A single room with bath, please.
- Tek kişilik banyolu ada, lütfen.
Are there two bathrooms in the flat?
- Apartman dairesinde iki banyo var mıdır?
Tom got out of cleaning the bathroom.
- Tom banyoyu temizlemekten çıktı.
Surrounded by burning candles, she dips herself into a bubble bath.
- O kendini yanan mumlarla çevrili köpük banyosuna daldırdı.
She is bathing the baby.
- O bebeğe banyo yaptırıyor.
He spied on her while she was bathing.
- O banyo yapıyorken o onu gizlice gözetledi.
She was just about to take a bath when the bell rang.
- Zil çaldığında tam banyo yapmak üzereydi.
I want to take a bath.
- Ben bir banyo yapmak istiyorum.
I want to take a bath.
- Ben bir banyo yapmak istiyorum.
Tom was about to take a bath when the doorbell rang.
- Kapı zili çaldığında Tom bir banyo yapmak üzereydi.
Whose turn is it to give the dog a bath?
- Köpeğe banyo yaptırmak için kimin sırası?