Türkisch - Englisch
Definition von bantlı im Türkisch Englisch wörterbuch
- ribboned
- banded
- having a tape; having a band
- having a tape
- having a band
- bant
- {i} tape
All the papers were taped up and kept in the safe.
-Tüm evraklar bantlandı ve kasada muhafaza edildi.
Tom's mouth was taped shut with duct tape.
-Tom'un ağzı bir koli bandıyla bantlanarak kapatılmıştı.
- bantlı debriyaj
- band clutch
- bantlı konveyör
- conveyor belt, conveyor
- bant
- plaster
- bant
- fascia
- bant
- strip
- bant
- cushion
- bant
- sliver
- bant
- hairband
- bant
- tape recording
- bant
- band-aid
- bant
- tie
- bant
- (Tıp) paper tape
- bant
- sticky tape
- bant
- (Denizbilim) stripe
- bant
- cycle
- bant
- apron
- sınırlı bantlı
- (Bilgisayar) band-limited
- bant
- band
We don't have enough bandwidth to use that service.
-Bu hizmeti kullanmak için yeterli bant genişliğine sahip değiliz.
- bant
- adhesive plaster
- bant
- fillet
- bant
- court plaster
- bant
- strap
- bant
- tape; band; ribbon, tie; sticky tape; (bilardo masası) cushion
- bant
- ribbon
- bant
- strapping
- bant
- welt
- bant
- hairband; headband
- bant
- recording
- bant
- adhesive
Scotch brand is a type of adhesive tape.
-Scotch brand yapışkan bir bant türüdür.
- bant
- shinplaster
- bant
- {i} braid
- tek kenar bantlı gizli taşıyıcı
- (Askeri) single sideband-suppressed carrier
- çok bantlı
- multi-band+
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von bantlı im Englisch Englisch wörterbuch
- bant
- {f} lose weight by doing Bantingism diet
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von bantlı im Türkisch Türkisch wörterbuch
- BANT
- (Osmanlı Dönemi) (Band) Fr. Ensiz, uzun zarf
- bant
- Yara üzerine yapıştırılan özel olarak hazırlanmış ilaçlı küçük şerit
- bant
- Düz, ensiz, yassı bağ, şerit
- bant
- Düzgün ve ensiz bağ
- bant
- Ensiz, uzun zarf
- bant
- Ses alma cihazlarında seslerin kaydı için kullanılan manyetik oksitli plastik veya selüloz şerit
- bant
- Düz ve ensiz bağ