bakacak

listen to the pronunciation of bakacak
Türkisch - Englisch
lookout, observation place
bak
check it out
bak
look at

As a boy, I used to lie on my back on the grass and look at white clouds. - Çocukken çimin üstünde sırtüstü uzanır beyaz bulutlara bakardım.

Look at this Japanese car. - Bu Japon arabasına bak.

bak
(Bilgisayar) lookup
bak
(Bilgisayar) look in

Don't worry. He may look intimidating at first glance, but he's actually a very friendly person. - Endişelenme. İlk bakışta korkutucu gözükebilir, ama aslında çok arkadaş canlısı bir insandır.

Look in the phone book. - Telefon rehberine bakın.

bak
look after

Would you please look after my dog tomorrow? - Yarın köpeğime bakar mısın lütfen?

She asked me to look after her baby in her absence. - Onun yokluğunda bebeğine bakmamı rica etti.

bak
{f} regarding
bak
{f} look

Look at that mountain which is covered with snow. - Karlarla örtülü şu dağa bak.

Many nights did he spend, looking up at the stars. - O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.

bak
{f} face

She has an absent look on her face. - Yüzünde dalgın bir bakışı vardı.

I'll never be able to look him in the face again. - Ben ona yüzüne karşı tekrar bakamayacağım.

bak
have one's wits about one
bak
(abbr. for bakınız) see; cf. (compare)
bak
vide

Let me have a look at your video camera. - Video kamerana bir bakayım.

bak
behold
bak
or else
bak
{k} Till when
bak
{ü} lo
bak
{k} women's lib
bak
{k} Until when? till when
bak
{k} no way
Englisch - Englisch

Definition von bakacak im Englisch Englisch wörterbuch

BAK
Basic Aeronautical Knowledge, an initial theory course for trainee pilots
BAK
extension of a backup file (Computers)
bak
Arresting Cable Prefix (e g , BAK-9)
bak
Backup ( bak) - Older version of a batch-file, by using this files you can restore the previous version of such a file if you want that for some reason
bak
Back at KB, when you return
bak
A suffix for filenames indicating a backed-up file You can usually delete bak files, provided you make sure that you have the most recent version and will not be needing the backup at any stage
bak
Backup file
bak
Back At Keyboard
bak
a threatening predator, however, Kilrathi do not eat other predators, as they believe them to have an extremely foul taste
Türkisch - Türkisch
çanakkale'de, Kocaçay üzerinde, sulama amacıyla 1991-1999 yılları arasında inşa edilmiş bir baraj
Bir tepede çevresinin en iyi görülebildiği yüksek yer, gözetleme yeri
BÂK
(Osmanlı Dönemi) f. Korku, havf, çekinme, sakınma
Englisch - Türkisch

Definition von bakacak im Englisch Türkisch wörterbuch

Bak
Bey, Türkçede erkeklerin kullandığı sanlardan birisidir. Diğerleri efendi, ağa, efe, çelebi, ağabey, amca, dayıdır. Eski Türkçedeki biçimi beğ idi
bakacak
Favoriten