bahşiş

listen to the pronunciation of bahşiş
Türkisch - Englisch
tip

Tom gave the waiter a very good tip. - Tom garsona çok iyi bir bahşiş verdi.

He gave a tip as a sign of gratitude. - Minnettarlık göstergesi olarak bahşiş verdi.

bakhshish
douceur
backsheesh
baksheesh
tip, baksheesh, gratuity
pourboire
gift
tipping

Tipping isn't usually done here. - Bahşiş genellikle burada yapılmaz.

When you go abroad, you'd better keep in mind that tipping is necessary. - Yurt dışına gittiğinizde, bahşiş vermenin gerekli olduğunu aklınızda tutsanız iyi olur.

guerdon
gratuity

Tax and gratuity aren't included. - Vergi ve bahşiş dahil değildir.

vail
honorarium
present
bahşiş veren kimse
tipper
bahşiş atın dişine bakılmaz
(Atasözü) Don't look a gift horse in the mouth
bahşiş verme
tipping

When you go abroad, you'd better keep in mind that tipping is necessary. - Yurt dışına gittiğinizde, bahşiş vermenin gerekli olduğunu aklınızda tutsanız iyi olur.

bahşiş vermek
tip

It's not appropriate to give tips in Japan. - Japonya'da bahşiş vermek uygun değildir.

We don't want to tip them. - Onlara bahşiş vermek istemiyoruz.

bahşiş vermek
to tip
Türkisch - Türkisch
Bir hizmet görene hakkından ayrı olarak verilen para: "Paltosunu ve şapkasını giydikten sonra garsona para ve bahşiş verdi."- Ö. Seyfettin
Bir hizmet görene hakkından ayrı olarak verilen para
kahve parası
(Osmanlı Dönemi) İDAD
bürge
çaba
BAHŞİŞ
(Osmanlı Dönemi) f. Lütfedip verilen para. Fazladan, iyilik olsun diye verilen. İhsan. Hediye, mükâfat
bahşiş
Favoriten