Türkisch - Englisch
Definition von bacalar im Türkisch Englisch wörterbuch
- chimneys
Tom certainly does a good job cleaning chimneys.
-Tom kesinlikle bacaları temizleyerek iyi bir iş yapar.
He tumbles down all the poor people's chimneys, and fills up the stockings to overflowing.
-O bütün fakir insanların bacalarını düşürür ve çorapları taşmasına doldurur.
- chimney breast chimney cap flue
- Properly installed chimney's do not need to leak below is a diagram of what you would expect of find at a chimney (This drawing has also been linked to more specific definitions )
- plural of chimney
- baca
- chimney
Her husband smokes like a chimney.
-Eşi, bir baca gibi sigara içiyor.
Tom certainly does a good job cleaning chimneys.
-Tom kesinlikle bacaları temizleyerek iyi bir iş yapar.
- baca
- flue
- baca
- {i} funnel
- baca
- smokestack
- baca
- stack
- baca
- chimneystack
- baca
- gully
- baca
- chimbly
- baca
- pipe that funnels smoke away from a fireplace
- baca
- furnace
- baca
- well
- baca
- etc.; funnel
- baca
- chimney stack
- baca
- shaft, mine shaft; sewer ventilator
- baca
- chimney; flue; funnel of a ship
- baca
- {i} pipe
- baca
- skylight; smoke hole
- baca
- chimney, flue, stack; funnel, stack; skylight, smoke hole; shaft
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von bacalar im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Baca
- buhare
- Baca
- muharı
- Baca
- ocaklık
- baca
- Su yolu, lağım, maden ocağı gibi yer altı yapılarının hava deliği
- baca
- Kayalık yerlerde bulunan dar ve çoğunlukla dik geçit
- baca
- Eski evlerde aydınlatmak amacıyla kullanılan evin üzerindeki delik
- baca
- Dumanı ocaktan çekip havaya vermeye yarayan maden veya kâgir yol
- baca
- Evlerin üst kısmını konulan küçük pencere
- baca
- Su yolu, lağım, maden ocağı gibi yer altı yapılarının hava deliği. Çatı penceresi
- baca
- Dumanı ocaktan çekip havaya veren yol
- baca
- Dumanı ocaktan çekip havaya vermeye yarayan maden veya kâgir yol: "Kırlangıçlar daha çok sahildeki apartmanların bacalarında, pencere pervazlarında barınıyorlar."- H. Taner