Yavru hayvanlar sevimliler.
- Baby animals are cute.
Parkta dolaşırken, bir yavru kuş buldum.
- Walking in the park, I found a baby bird.
Anne bebek-bakıcısından çocukları gözlemesini rica etti.
- Mother asked the babysitter to watch the children.
Tom, Mary'nin çocuklarına bakıcılık yapmasını istiyor.
- Tom wants Mary to babysit his children.
Bu küçük bebek on dolarlık bir banknot yırttı.
- This little baby tore up a 10 dollar bill.
Küçük bebek dün doğdu.
- The little baby was born yesterday.
Bebekler aç olduklarında ağlarlar.
- Babies cry when they are hungry.
Japon kadınları bebeklerini sırtlarında taşırlar.
- Japanese women carry their babies on their backs.
Bebek uyuyor. Gürültü yapmayın.
- The baby is asleep. Don't make a noise.
Bebeğin annesine ihtiyacı vardır.
- The baby needs its mother.
Bir bebek gibi uyuyor.
- He's sleeping like a baby.
Tom bir bebek gibi ağladı.
- Tom cried like a baby.
a baby elephant.
baby clothes.
Stand up for yourself - don't be such a baby!.
Why didn't any of my babysitters ever look like you?
- How come none of my babysitters ever looked like you?
How come none of my babysitters ever looked like you?
- Why didn't any of my babysitters ever look like you?