Hiç yavru güvercin gördün mü?
- Have you ever seen a baby pigeon?
Parkta dolaşırken, bir yavru kuş buldum.
- Walking in the park, I found a baby bird.
Anne bebek-bakıcısından çocukları gözlemesini rica etti.
- Mother asked the babysitter to watch the children.
Tom öylesine kısa sürede bir çocuk bakıcısı bulamadı.
- Tom wasn't able to find a babysitter on such short notice.
Bebeğin güzel küçük parmakları var.
- The baby has pretty little fingers.
Küçük bebek dün doğdu.
- The little baby was born yesterday.
Bebekler çoğunlukla düşerler.
- Babies often fall down.
Bebekler aç olduklarında ağlarlar.
- Babies cry when they are hungry.
Bebek uyuyor. Gürültü yapmayın.
- The baby is asleep. Don't make a noise.
Bebeğin annesine ihtiyacı vardır.
- The baby needs its mother.
Bir ergen bazen bir bebek gibi davranır.
- A teenager sometimes acts like a baby.
Tom bir bebek gibi ağladı.
- Tom cried like a baby.
a baby elephant.
baby clothes.
Stand up for yourself - don't be such a baby!.
Why didn't any of my babysitters ever look like you?
- How come none of my babysitters ever looked like you?
How come none of my babysitters ever looked like you?
- Why didn't any of my babysitters ever look like you?