When I was growing up, fewer than 300,000 girls played high school sports. Today, because of Title IX, more than 3 million girls are on the field.
- Ben büyürken, 300.000'den daha az sayıda kız lise sporlarını oynadı. Bugün, Başlık 9'dan dolayı, üç milyon kızdan daha fazlası sahada.
Yes, this title is to be quoted.
- Evet, bu başlık alıntı yapılacak.
Fewer graphics and more captions would make the description clearer.
- Daha az grafikler ve daha fazla başlık açıklamayı daha net yapabilir.
I bought a cap for Tom and I'll buy a pair of gloves for Mary.
- Tom için bir başlık satın aldım ve Mary için bir çift eldiven satın alacağım.
Have you seen the headlines?
- Haber başlıklarını gördün mü?
Headlines are supposed to grab the reader's interest.
- Başlıkların okuyucunun ilgisini çekmesi gerekiyor.
The wolf ate Little Red Riding Hood. The hunter shot the wolf.
- Kurt kırmızı başlıklı kızı yedi. Avcı kurtu vurdu.
Everyone in the village called her Little Green Riding Hood.
- Köydeki herkes ona Yeşil Başlıklı Kız diyordu.
Fewer graphics and more captions would make the description clearer.
- Daha az grafikler ve daha fazla başlık açıklamayı daha net yapabilir.
Have you seen the headlines?
- Haber başlıklarını gördün mü?
Tom only glanced at the headlines.
- Tom sadece başlıklara baktı.
And why isn't this an interesting topic?
- Ya niye bu enteresan bir başlık değil?
It's not a suitable topic for discussion.
- Tartışma için uygun bir başlık değil.
We talked about various topics.
- Biz değişik başlıklarda konuştuk.
Have you seen the headlines?
- Haber başlıklarını gördün mü?
Everyone was delighted by this morning's headlines.
- Herkes bu sabahki haber başlıklarından memnundu.