Tom twisted Mary's arm and she agreed to donate some money to our charity.
- Tom Mary'nin kolunu büktü ve o hayır kurumumuza biraz para bağışlamayı kabul etti.
Have you ever donated blood?
- Sen hiç kan bağışladın mı?
Pardon me for coming late.
- Geç kaldığım için bağışlayın.
Tom was pardoned by the governor.
- Tom vali tarafından bağışlandı.
Tom begged Mary for forgiveness.
- Tom bağışlanma için Mary'ye yalvardı.
Tom begged Mary for forgiveness.
- Tom bağışlanma için Mary'ye yalvardı.
Tom won't likely be forgiven for doing that.
- Tom muhtemelen bunu yaptığı için bağışlanmayacak.