bıkkın

listen to the pronunciation of bıkkın
Türkisch - Englisch
bored

Tom had a bored, disinterested look on his face. - Tom'un yüzünde bıkkın, ilgisiz bir görünüş vardı.

Tom was staring out into space with a bored expression on his face. - Tom yüzünde bıkkın bir ifadeyle uzaya bakıyordu.

jaded
sick of
fed up
fed-up
sick and tired of
blasé
weary
apathetic about or uninterested in something
disgusted

Tom looked disgusted. - Tom bıkkın görünüyordu.

Tom looks slightly disgusted. - Tom hafifçe bıkkın görünüyor.

tired

You are tired from doing nothing. - Sen hiçbir şey yapmamaktan dolayı bıkkınsın.

tired (of), sick (of), bored, fed-up
tired of
fed
blase
{s} sick
bıkkın bir biçimde
boredly
bıkkın olmayarak
wearilessly
Türkisch - Türkisch

Definition von bıkkın im Türkisch Türkisch wörterbuch

BIKKIN
Çok bıkmış, usanmış, bezmiş
bıkkın
Favoriten