azalmış

listen to the pronunciation of azalmış
Türkisch - Englisch
shortened
attenuated
reduced

Prices have been reduced by 20 to 40 percent. - Fiyatlar yüzde 20 ila 40 oranında azalmıştır.

decreased

Since 1990, methane emissions have decreased by 11%. - 1990'dan beri metan salımları %11 oranında azalmıştır.

Illegal logging has decreased considerably. - Kaçak ağaç kesimi önemli ölçüde azalmıştır.

decayed
attenuate
azal
{f} decaying
azal
{f} diminished

The war diminished the wealth of the country. - Savaş ülkenin zenginliği azalttı.

His income was diminished by half after retirement. - Emekli olduktan sonra geliri yarı yarıya azaldı.

azal
fell off

Sales fell off in the third quarter. - Üçüncü çeyrekte satışlar azaldı.

azal
tail off
azal
{f} decrease

I would like to drastically decrease the amount of time it takes me to clean the house. - Evi temizlemem için geçen zamanı büyük ölçüde azaltmak istiyorum.

This medicine will decrease your pain. - Bu ilaç ağrını azaltacak.

azal
{f} decreasing

The country is aiming at decreasing its imports. - Ülke ithalatını azaltmayı hedefliyor.

Our sales are decreasing. - Satışlarımız azalıyor.

azal
fallen off
azal
diminish

The population of this country is gradually diminishing. - Bu ülkenin nüfusu giderek azalmaktadır.

His income was diminished by half after retirement. - Emekli olduktan sonra geliri yarı yarıya azaldı.

azal
{f} decreased

Production of rice has decreased. - Pirinç üretimi azaldı.

My income has decreased ten percent. - Gelirim yüzde on azaldı.

azal
fall off
azal
mute
etkisi azalmış
diluted
etkisi azalmış
dilute
Englisch - Englisch

Definition von azalmış im Englisch Englisch wörterbuch

Azal
A place near the western extremity of the valley near Jerusalem
Türkisch - Türkisch

Definition von azalmış im Türkisch Türkisch wörterbuch

AZAL
(Osmanlı Dönemi) (Ezel. C.) Ezeller. Başlangıcı olmayan zamanlar
azalmış
Favoriten