Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

aynalar

listen to the pronunciation of aynalar
Türkisch - Englisch
mirrors

How can mirrors be real if our eyes aren't real? - Gözlerimiz gerçek değilse aynalar nasıl gerçek olabilir?

His talk is nothing but smoke and mirrors. - Onun konuşması duman ve aynalardan başka bir şey değildir.

plural of mirror
third-person singular of mirror
ayna
mirror

Hasn't he looked at himself in a mirror? - O, aynada kendine bakmadı mı?

Its surface was as flat as a mirror. - Onun yüzeyi bir ayna kadar düzdü.

ayna
glass

There were two glasses under the mirror. - Aynanın altında iki gözlük vardı.

A mirror can be made out of metal or glass. - Bir ayna metaldan ya da camdan yapılabilir.

ayna
keyhole
ayna
bevel drive
ayna
(Gıda) spider crab
ayna
(Denizbilim) transducer
ayna
panel
ayna
(Arkeoloji) metope
ayna
(Mühendislik) chuck
ayna
to mirror
ayna
panel (of a door or wainscot)
ayna
kneecap (of a horse)
ayna
looking glass
ayna
blade (of an oar)
ayna
sextant
ayna
slang perfect, going very well
ayna
mirror, looking glass
ayna
smooth water (over an upswell)
ayna
telescope

The telescope's mirror needs to be perfectly smooth. - Teleskobun aynasının mükemmel biçimde pürüzsüz olması gerek.

This telescope has a very large mirror. - Bu teleskop çok büyük bir aynaya sahip.

ayna
curtain (in a shadow show)
ayna
reflector
ayna
mirror, looking-glass; (kapı) panel; reflection
elektrikli aynalar
(Otomotiv) power mirrors
Türkisch - Türkisch
aynalar
Favoriten