He went hunting in the woods.
- O, ormanda avlanmaya gitti.
Hunting is not allowed in national parks.
- Milli parklarda avlanmaya izin verilmez.
This park used to be a hunting ground for a noble family.
- Bu park asil bir aile için bir avlanma yeriydi.
The men had little to do except hunt for food.
- İnsanların yiyecek için avlanmanın dışında yapacakları çok az şeyleri vardı.
He is hunted by the police.
- O, polis tarafından avlandı.
This park used to be a hunting ground for a noble family.
- Bu park asil bir aile için bir avlanma yeriydi.