ausrüsten

listen to the pronunciation of ausrüsten
Deutsch - Türkisch
Englisch - Türkisch

Definition von ausrüsten im Englisch Türkisch wörterbuch

equip
{f} donatmak

O, oğlunu iyi bir eğitim ile donatmak istiyor. - He wants to equip his son with a good education.

equip
{f} hazırlamak
equip
donat

Gemi radarla donatılmamış. - The ship is not equipped with radar.

Askerler silahlarla donatılmıştı. - The soldiers were equipped with weapons.

equip
teçhiz etmek
kit out
temin et
equip
{f} giydirmek
equip
{f} kuşatmak
to furnish
vermek için
equip
donatım
equip
kişisel bilgi veya kabiliyet
equip
gerekli alet veya silâhları sağlamak
equip
equipment teçhizat
equip
levazım