ausladen

listen to the pronunciation of ausladen
Englisch - Türkisch

Definition von ausladen im Englisch Türkisch wörterbuch

unload
Kaldırmak
detrain
trenden inmek
unload
yükünü boşalt

Gemi yükünü boşalttı. - They unloaded the ship.

Gemi limana demir attı ve yükünü boşalttı. - The ship anchored in the harbour and unloaded its goods.

unload
{f} elden çıkarmak
detrain
{f} trenden indirmek
detrain
trenden in
unload
(Tekstil) boşaltmak
unload
{f} (derdini) dökmek
unload
boşalt

Tom arabayı boşalttı. - Tom unloaded the car.

Gemi yükünü boşalttı. - They unloaded the ship.

unload
{f} (silahı) boşaltmak
unload
(tape) boşa almak
unload
eldeki malı satarak elden çıkarmak
unload
(Askeri) İNDİRMEK, BOŞALTMAK: Personel ve malzemeyi araçlardan indirmek
unload
{f} k.dili. (eldeki malı) satarak elden çıkarmak
unload
{f} anlatmak
unload
boşaltmak derdini dökmek
unload
{f} yükünü boşaltmak; (yük) boşaltmak