aufnahmen

listen to the pronunciation of aufnahmen
Deutsch - Türkisch
kayıtları
Englisch - Türkisch

Definition von aufnahmen im Englisch Türkisch wörterbuch

photos
fotoğraflar

Onlar bana çok sayıda güzel fotoğraflar gösterdiler. - They showed me a lot of beautiful photos.

Fotoğrafları güneşe maruz bırakmayın. - Don't expose photos to the sun.

photos
fotolar

Bütün fotolar onun Twitter hesabına gönderildi. - All the photos were posted on her Twitter profile.

records
(Bilgisayar) kayıt

Belge kayıtları savaşın 1700 yılında patlak verdiğini yazıyor. - The document records that the war broke out in 1700.

O, sayısız makbuz ve banka kayıtlarıyla ilgili yaptığı hesaplamalara dayandırarak, bilgisayarında tam bir mali kayıt yaptı. - He made a complete financial record on his computer, basing his calculations on countless receipts and bank records.

records
(Ticaret) dosyalar
records
(Ticaret) siciller
pictures
{i} sinema
receptions
resepsiyonlar
records
kayıtlar

Stokta yüzlerce kayıtlarımız var. - We have hundreds of records in stock.

O, sayısız makbuz ve banka kayıtlarıyla ilgili yaptığı hesaplamalara dayandırarak, bilgisayarında tam bir mali kayıt yaptı. - He made a complete financial record on his computer, basing his calculations on countless receipts and bank records.

pictures
(isim) sinema
pictures
Resimler

Bu resimlerin herhangi birinden hoşlanıyor musun? - Do you like any of these pictures?

Biz ona Alpler'in bazı resimlerini gösterdik. - We showed him some pictures of the Alps.

records
(Askeri) KAYITLAR, EVRAK: Dosya dolaplarında sandıklarda veya raflarda biriken ve muhafaza edilen, büro veya dolaplarda yer işgal eden hertürlü evrak, fotoğraf (film dahil) şekil ve özelliklerine bakılmaksızın her türlü fotokopi ve haritalar. Yayınlar ve ikmal maksadıyla elde tutulan kullanılmamış basılı kağıtlar bunun dışındadır. Bu terim dosyalar (files) ile aynı anlamda fakat daha şümullü bir terimdir ve daha geniş bir anlam taşır
records
arşiv
records
zabıtlar