Öfkeli isen tartışma ve tok isen yemek yeme.
- Don't argue when you are angry and don't eat when you are full.
Siz beyler niçin öyle öfkelisiniz?
- Why are you guys so angry?
Yumiko biraz kızmıştı.
- Yumiko was a little angry.
Başkan Jefferson kızmıştı.
- President Jefferson was angry.
Tom kızgın ayıdan kaçmak için elinden geldiği kadar hızlı koştu.
- Tom ran as fast as he could to escape from the angry bear.
Sebep olmadan asla kızgın olmam.
- I'm never angry without reason.
Oldukça sinirli görünüyorsun.
- You look pretty angry.
Tom evde kaydettiği futbol maçını izlemek için can atıyordu ve birinin son skordan bahsetmesine kulak misafiri olduğunda sinirliydi.
- Tom was looking forward to watching the football match he had recorded at home, and he was angry when he overheard someone mention the final score.
Oldukça hiddetli görünüyorsun.
- You look pretty angry.