Neden benim kedi, bornozuma saldırıyor?
- Why is my cat attacking my bathrobe?
Bir düşman onlara saldırıyor.
- An enemy is attacking them.
Libya'ya saldırmak ciddi bir hataydı.
- Attacking Libya was a serious mistake.
Fadıl, Leyla'ya saldırmaya başladı.
- Fadil started attacking Layla.
Onlar saldırmak niyetindeler.
- They intend to attack.
Niyetimiz ona saldırmak değildi.
- We didn't intend to attack him.
Tom panik atak geçirdi.
- Tom had a panic attack.
Çocukken kızım sık sık astım atakları yaşadı.
- As a child, my daughter had frequent asthma attacks.
Gizli servis onu saldırıya karşı koruyor.
- The secret service guards him against attack.
Düşman bütün gün saldırısına devam etti.
- The enemy kept up their attack all day.
Alman kuvvetleri, Amiens, Fransa yakınlarında İngiliz askerlere hücum etti.
- German forces attacked British soldiers near Amiens, France.
Babam dün bir kalp krizi geçirdi fakat yakınlarda bir kliniğe sahip olduğu için şanslıydı.
- My father had a heart attack yesterday, but he was lucky to have a clinic close at hand.
Tom Mary'nin çatının kenarında durduğunu gördüğü zaman neredeyse kalp krizi geçirmişti.
- Tom nearly had a heart attack when he saw Mary standing on the edge of the roof.
Biz düşmanın nereden saldıracağını önceden tahmin ettik.
- We anticipated where the enemy would attack.
Gizli servis onu saldırıya karşı koruyor.
- The secret service guards him against attack.
Bugün Almanya'da, Pazartesi günü kundaklamada üç Türk'ün öldürüldüğü Hamburg'un yakınında bir yer de dahil birçok şehirde şiddet karşıtı mitingler gerçekleşti.
- In Germany today, anti-violence rallies took place in several cities, including one near Hamburg where three Turks were killed in an arson attack on Monday.
Macbeth, düşmanına saldırmak için bir ordu yetiştirdi.
- Macbeth raised an army to attack his enemy.
... some campaigns are focused on attacking a person rather than prescribing their own future ...