Ne zaman geri döneceksin?
- When will you return?
Ne zaman burada yüzebilirim?
- When can I swim here?
Bir zamanlar bir öğrenci iken onunla tanıştım.
- I met him once when I was a student.
Ben bir öğrenci iken, ona sık sık yazdım.
- I often wrote to her when I was a student.
Ne zaman orada olmam gerektiğinden emin değilim.
- I'm not sure when I should be there.
Gitmen gerektiğinde bana söyleyeceksin, değil mi?
- You'll tell me when you need to leave, won't you?
O geldiğinde mektubu yazmıştım.
- I had written the letter when he came.
Bütün söylediği zamanı geldiğinde öğreneceğimizdi.
- All she said was that we would know when the time came.
Facebook'ta en son ne zaman vakit geçirdin?
- When was the last time you spent time on Facebook?
Küçükken büyükanne ve büyükbabalarımla taşrada çok vakit geçirdim.
- When I was little, I spent a lot of time in the country with my grandparents.
Keşke dışarı çıktığın zaman kapıyı kapatsan.
- I wish you would shut the door when you go out.
Ne zaman geri döneceksin?
- When will you return?
Bir an önce onu kullanmak istediğimi bildiğin halde niçin tavuğu böyle alması zor bir yere koydun?
- Why did you put the chicken in such a difficult place to get when you knew that I wanted to use it right away?