at the end or conclusion; ultimately; lastly

listen to the pronunciation of at the end or conclusion; ultimately; lastly
Englisch - Türkisch

Definition von at the end or conclusion; ultimately; lastly im Englisch Türkisch wörterbuch

finally
nihayet

Bu giysiler nihayet kuru. - These clothes are finally dry.

Tamam, pekala, Willie nihayet kabul etti. - Well, OK, Willie finally agreed.

finally
en sonunda

Tom en sonunda Meryem'e sırrı vermeyi kabul etti. - Tom finally agreed to let Mary in on the secret.

Tom ve Mary en sonunda yalnız kalmışlardı. - Tom and Mary were finally alone.

finally
tamamen

Tom ve Mary nihayet tamamen yalnızdı. - Tom and Mary were finally completely alone.

finally
bir de

Bir bebek olarak dört ayak üzerinde emekler, sonra iki bacak üstünde yürümeyi öğrenir, sonunda yaşlılıkta bir değneye ihtiyacı olur. - It crawls on all fours as a baby, then learns to walk on two legs, and finally needs a cane in old age.

Tom sonunda Mary'den bir ders kitabı aldı. - Tom finally got a text from Mary.

finally
velhasıl
at the end
sonunda

O geçen ayın sonunda Paris'e gitti. - She left for Paris at the end of last month.

Ken, temmuz ayının sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor. - Ken is going to the United States at the end of July.

finally
kesin olarak
finally
sonunda

Sonunda,gerçeği öğrendik. - Finally we have learned the truth.

Sonunda onu polise teslim etmeye karar verdik. - We finally decided to give him over to the police.

at the end
(isim)hayet
at the end
nihayet
finally
sözün kısası
finally
son olarak

İngilizcede dilin sekiz ana bölümü vardır:isim,fiil,sıfat,zarf,zamir,edat,bağlaç ve son olarak ünlem. - In English there are eight main parts of speech: noun, verb, adjective, adverb, pronoun, preposition, conjunction and finally interjection.

Son olarak, on iki puan Estonya'ya! - And finally, twelve points to Estonia!

Englisch - Englisch
finally
at the end or conclusion; ultimately; lastly
Favoriten