at or in whatever place; wheresoever

listen to the pronunciation of at or in whatever place; wheresoever
Englisch - Türkisch

Definition von at or in whatever place; wheresoever im Englisch Türkisch wörterbuch

wherever
nerede ise
wherever
nereye

Amerika'da nereye giderseniz gidin, yollar ve otoyollar vardır. - There are roads and freeways wherever you go in America.

Nereye giderseniz gidin, istasyonların yanında kaldırımlar üstünde bırakılmış çok sayıda bisiklet görürsünüz. - Wherever you go, you see a lot of bicycles left on sidewalks near stations.

wherever
nerede

Sen onun için nerede oda bulabilirsen kutuyu koy, lütfen. - Put the box wherever you can find room for it, please.

Dışarı çık, dışarı çık, neredeysen! - Come out, come out, wherever you are!

wherever
her nereye

Her nereye gitsem kameramı yanımda götürürüm. - I take my camera with me wherever I go.

Her nereye istersen gidebilirsin. - You can go wherever you want to go.

wherever
her nerede

Her nerede söylersen, Tom. - Wherever you say, Tom.

wherever
bağ. (Zarf olarak kullanılan yancümlenin başında bulunur.): Go wherever you like. Nereye istersen git. Wherever possible she tries to help
wherever
(bağlaç) nerede olursa, her nerede, her nereye
wherever
her nere

Her nereye gitsem kameramı yanımda götürürüm. - I take my camera with me wherever I go.

Her nereye gitse, oldukça sevilir. - Wherever she goes, she is well liked.

wherever
conj. nerede olursa
wherever
nerede olursa

Nerede olursa olsun baskıyla mücadele etmek için elimizden gelen her şeyi yapmak zorundayız. - We must do everything we can to fight oppression wherever it occurs.

Nerede olursa bir şekerleme yapabilirim. - I can take a nap wherever.

Englisch - Englisch
wherever
at or in whatever place; wheresoever
Favoriten