Onun yakında herhangi bir zamanda olacağından emin değilim.
- I'm not sure that's going to happen anytime soon.
Herhangi bir zamanda başlayabilirsiniz.
- You can start anytime.
Tom her ne zaman isterse gidebilir.
- Tom may leave anytime he wants to.
It can happen anytime.
Anlamadığın herhangi bir şey olursa, bana her zaman sorabilirsin.
- If there's anything at all that you don't understand, you can ask me anytime.
İstediğin zaman buraya her zaman geri gelebilirsin.
- You can always come back here anytime you want.