at any time

listen to the pronunciation of at any time
Englisch - Türkisch
her zaman

Beni her zaman arayabilirsin. - You can call me at any time.

Bir deprem her zaman olabilir. - An earthquake can happen at any time.

her an

Bina her an çökebilir. - The building may crash at any time.

Ağaç çürük ve taş ölü, ve her an düşebilir. - The tree is rotten and stone dead, and could fall at any time.

ne zaman olursa
her an: She could come at any time. Her an gelebilir
ever
şimdiye kadar

Küçük ev, şimdiye kadar tıpkı altındaki kadar iyi olmasına rağmen,eski püskü görünmeye başladı. - The small house had come to look shabby, though it was just as good as ever underneath.

Kylie Minogue, şimdiye kadar duyduğum en iyi şarkıcıdır! - Kylie Minogue is the best singer I've ever heard!

any time
her zaman

Bir deprem her zaman olabilir. - An earthquake can happen at any time.

Beni her zaman arayabilirsin. - You can call me any time.

anytime
herhangi bir zaman

Bunun yakında herhangi bir zamanda olmasını beklemiyorum. - I don't expect that to happen anytime soon.

Onun yakında herhangi bir zamanda olacağından emin değilim. - I'm not sure that's going to happen anytime soon.

ever
gelmiş geçmiş

O gelmiş geçmiş en cesur askerdir. - He is the bravest soldier that ever lived.

Gelmiş geçmiş en büyük filozof kimdi? - Who was the greatest philosopher that ever lived?

ever
herhangi bir zamanda

Herhangi bir zamanda Japonya'ya gelirsen, beni görmeye gel. - If you are ever in Japan, come and see me.

Tom'un niçin Mary ile herhangi bir zamanda evlenmek istediğini merak ediyorum. - I wonder why Tom ever wanted to marry Mary.

any time
her defasında
ever
haçansa
ever
hiç

Tokyo Kulesi'ni hiç gördün mü? - Have you ever seen Tokyo Tower?

Herkes bir aydır, ve hiç kimseye göstermediği karanlık bir yüzü vardır. - Everyone is a moon, and has a dark side which he never shows to anybody.

ever
hep

Neden hep Wall Street'te çalışmak istersin? - Why would you ever want to work on Wall Street?

Ne zaman bir kütüphane görsem; gönlümden hep gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmak geçer. - I never see a library without wishing I had time to go there and stay till I had read everything in it.

At time
bu zamanlarda
any time
olduğu zaman
anytime
her ne zaman

Tom her ne zaman isterse gidebilir. - Tom may leave anytime he wants to.

ever
daima yanan
any time
her olduğunda
anytime
her zaman

Anlamadığın herhangi bir şey olursa, bana her zaman sorabilirsin. - If there's anything at all that you don't understand, you can ask me anytime.

Size yardım etmekten her zaman mutlu olacağım. - I will be glad to help you anytime.

ever
ebedi
ever
(zarf) her zaman, hep, daima, gitgide, giderek, asla, hiç, olabildiğince
ever
hiç bir zaman
ever
olabildiğince
Englisch - Englisch
anytime
whenever
whensoever
any time
ever

He's back and better than ever.

at any time

    Silbentrennung

    at a·ny time

    Türkische aussprache

    ät eni taym

    Aussprache

    /ˈat ˈenē ˈtīm/ /ˈæt ˈɛniː ˈtaɪm/

    Videos

    ... ERIC SCHMIDT: Have you spent any time in government? ...
    ... responsible but don't necessarily have any time or ...
Favoriten