Hepimiz onun hatalı olduğunu bilsek bile, Tom her zaman haklı olduğunu iddia eder.
- Tom always insists that he's right even when we all know that he's wrong.
O, o günlerde hep içki içiyordu.
- He was always drinking in those days.
Her zaman altıda kalkarım.
- I always get up at six.
Her zaman dürüst olmak kolay değildir.
- To be always honest is not easy.
Bana daima yardım ettiniz.
- You've always helped me.
Daima sözlüğünü el altında bulundur.
- Always have your dictionary close at hand.