Ne zaman geri döneceksin?
- When will you return?
Genellikle ne zaman yatarsın?
- When do you usually go to bed?
O, bir seferde altı kutu taşıdı.
- He carried six boxes at a time.
Bir seferde bir şey yapın.
- Do one thing at a time.
O üç yaşında iken babasını kaybetti.
- He lost his father when he was three years old.
Ben bir öğrenci iken, ona sık sık yazdım.
- I often wrote to her when I was a student.
Bir şey için ödeme yapmam gerektiğinde ben sadece kredi kartı kullanırım.
- I just use a credit card whenever I need to pay for something.
Gitmen gerektiğinde bana söyleyeceksin, değil mi?
- You'll tell me when you need to leave, won't you?
Hiç kimse bir defada birden daha fazla şey yapamaz.
- No one can do more than one thing at a time.
Birisi bir seferde birden fazla şey yapamaz.
- One can't do more than one thing at a time.
Bütün söylediği zamanı geldiğinde öğreneceğimizdi.
- All she said was that we would know when the time came.
O geldiğinde başlayacağız.
- We will start when he comes.
Tom ve Mary çocukken birlikte çok vakit geçirdiler.
- Tom and Mary spent a lot of time together when they were kids.
Üzücü haber geldiğinde çok iyi vakit geçiriyordum.
- I was having a very good time, when the sad news came.
Ne zaman burada yüzebilirim?
- When can I swim here?
Genellikle ne zaman yatarsın?
- When do you usually go to bed?
Bir an önce onu kullanmak istediğimi bildiğin halde niçin tavuğu böyle alması zor bir yere koydun?
- Why did you put the chicken in such a difficult place to get when you knew that I wanted to use it right away?
climb stairs two at a time.
He manages to abstain from smoking for weeks at a time, but then gives in and starts again.