at a particular time in the past

listen to the pronunciation of at a particular time in the past
Englisch - Türkisch

Definition von at a particular time in the past im Englisch Türkisch wörterbuch

at a time
bir seferde

Belki bir seferde bir şey yapmaya çalışmalısın. - Perhaps you should try doing one thing at a time.

Bir seferde bir şey yapın. - Do one thing at a time.

at a time
birden

Hiç kimse bir defada birden daha fazla şey yapamaz. - No one can do more than one thing at a time.

Birisi bir seferde birden fazla şey yapamaz. - One can't do more than one thing at a time.

just then
(deyim) o esnada
at a time
bölüm bölüm a little
just then
derken
just then
tam o sırada

Tam o sırada parktaki işçiler bazı küçük oyun kartları getirdiler. - Just then, the workers in the park brought over some small playing cards.

Tam o sırada aklıma iyi bir fikir geldi. - A good idea occurred to me just then.

just then
tam o sırada; tam o anda
Englisch - Englisch
at a particular time in the past

    Silbentrennung

    at a par·ti·cu·lar time in the past

    Türkische aussprache

    ät ı pırtîkyılır taym în dhi päst

    Aussprache

    /ˈat ə pərˈtəkyələr ˈtīm ən ᴛʜē ˈpast/ /ˈæt ə pɜrˈtɪkjəlɜr ˈtaɪm ɪn ðiː ˈpæst/
Favoriten