Gökyüzünde görülen çok sayıda yıldızlar vardı.
- There were several stars to be seen in the sky.
Avrupa Birliği bayrağındaki on iki yıldız, birliğin on iki kurucu üyesini sembolize etmemektedir. O, on iki havariyi sembolize etmektedir.
- The twelve stars on the flag of the European Union do not symbolize the twelve founding members of the union. They symbolize the Twelve Apostles.
Uzay çocuğu ülkeyi tehlikeden korudu.
- Astro Boy protected the country from danger.
Astronotlar uzay kıyafetleri giyerler.
- Astronauts wear spacesuits.
Tom, bir yıldızın ne olduğunu ve bir gök cisminin ne olduğunu bilmiyor.
- Tom doesn't know what a star is and what a celestial body is.
Tom Noel ağacının üzerine bir yıldız koydu.
- Tom put a star on top of the Christmas tree.
Sami mağazada önemli bir yenileme başlattı.
- Sami started a major innovation to the store.
Onu ne kadar çok teşvik ettiğim önemli değil, O, görev üzerinde çalışmaya başlamayı reddediyor.
- No matter how much I prod her, she refuses to start working on the assignment.
Jones became an Astro as the result of a pre-season trade.