We employed her as an assistant.
- Biz onu bir asistan olarak onu işe aldık.
The chief engineer did research hand in hand with his assistant.
- Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.
Tom's personal assistant has a personal assistant.
- Tom'un kişisel asistanının bir kişisel asistanı var.
This is Tom Jackson, my personal assistant.
- Bu Tom Jackson, benim özel asistanım.