as such

listen to the pronunciation of as such
Englisch - Türkisch
aslında

Paranın, aslında, hiçbir anlamı yok. - Money, as such, has no meaning.

Aslında sürmeye yoğunlaşarak iyi sürücüler olmayız. - We do not become good drivers by concentrating on driving as such.

bu itibarla

O, mükemmel bir bilim adamıdır, bu itibarla her yerde tanınır. - She is an excellent scholar, and is recognized everywhere as such.

böylesi
öyle

O benim bir arkadaşım ve ona öyle davranırım. - He is a friend and I treat him as such.

O ünlü bir ressamdır ve öyle davranılmalı. - He is a famous painter and should be treated as such.

haddi zatında
gerçekte
şöyle
benzer
böyle

O bir bilim adamı ve ona böyle davranılmalı. - He is a scholar, and ought to be treated as such.

O bir yönetmen ve böyle muamele edilmelidir. - He is a director, and should be treated as such.

bunun gibi
Aslında: "İt's not a medicine as such. Aslında ilaç değil."
Öyle/şöyle/böyle: "He's a teacher and iş known as such. O öğretmendir ve herkes onu öyle tanıyor."
öyle/şöyle/böyle: He's a teacher and is known as such. O öğretmendir ve herkes onu öyle tanıyor
aslında: It's not a medicine as such
as such

    Türkische aussprache

    äz sʌç

    Aussprache

    /ˈaz ˈsəʧ/ /ˈæz ˈsʌʧ/

    Gemeinsame Collocations

    as such as

    Videos

    ... excited because it's such an enormous need to pay their own world thank you so ...
    ... all this is three thousand euros of was better by such an insane factor that in ...
Favoriten