They have lost 10 games in a row since their winning streak ended.
- Onların galibiyet serileri bittiği için art arda 10 oyun kaybettiler.
The small car boom is ending.
- Küçük araba artışı sona eriyor.
The Great Depression triggered a great surge in crime.
- Büyük Buhran, suçta büyük bir artışa neden oldu.
Food prices have surged.
- Gıda fiyatları arttı.
The company's profits soared.
- Şirketin kazancı arttı.
Travel agencies' profits soared.
- Seyahat acentalarının gelirleri arttı.
Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
- Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
This town is increasing in population.
- Bu kasabanın nüfusu artıyor.
A physician was immediately sent for; but on the first moment of beholding the corpse, he declared that Elvira's recovery was beyond the power of art.
There is a debate as to whether graffiti is art or vandalism.
Okulda güzel sanatlar okuyor.
- She is studying fine art at school.
Sanat öğrenimi yapmak iyi bir zevk gerektirir.
- It requires a good taste to study art.
Din çok bireyseldir. Neredeyse herkesin gerçekten kendi dini vardır. Dindeki bütünlük bir kurnazlıktır.
- Religion is very personal. Practically everyone has really his own religion. Collectivity in religion is an artifice.
Bu Rembrandt tablo bir sanat eseridir.
- This Rembrandt painting is a work of art.
Onun bahçesi bir sanat eseridir.
- His garden is a work of art.
O, resim sanatını mükemmelliğe taşıdı.
- He brought the art of painting to perfection.
Ben resim yapamam ama kız kardeşim büyük bir sanatçıdır.
- I can't draw, but my sister is a great artist.
Okulda güzel sanatlar okuyor.
- She is studying fine art at school.
Güzel Sanatlar Sarayı nerede?
- Where is the Palace of Fine Arts?
Ressam eski taş duvarda en karmaşık duvar resimlerini yaptı.
- The artist painted the most intricate of murals on the old stone wall.
Kabuki eski bir Japon sanatıdır.
- Kabuki is an old Japanese art.
Sihirbazlık, batıl itikadı paraya çevirme sanatıdır.
- Magic is the art of changing superstition into money.
Büyük sanatçıların vatanı yoktur.
- Great artists have no country.
John büyük bir sanatçı oldu.
- John grew up to be a great artist.
Tüm edebi ve sanatsal çalışmaların kaynağı, tatmin edilmemiş libidodur.
- Unsatisfied libido is responsible for producing all art and literature.
Bahçenin sanatsal güzelliği gerçekten şaşırtıcı.
- The artistic beauty of the garden is truly amazing.
Kesinlikle sanatsal becerilerim yok.
- I have absolutely no artistic skills.