araştırdı

listen to the pronunciation of araştırdı
Türkisch - Englisch
searched

The scientist searched for the bones of the dinosaurs in the valley. - Bilimci vadideki dinozor kemiklerini araştırdı.

The customs officials searched the whole ship. - Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar.

past of search
araştır
{f} quest

They explored the desert in quest of buried treasure. - Onlar gömülü hazine arayışında çölü araştırdı.

The boy succeeded in his quest, guided by the spirit of a squirrel. - Bir sincap ruhu tarafından yönlendirilen çocuk araştırmasında başarılı olmuştu.

araştır
probing
araştır
(Bilgisayar) investigate

They are going to investigate the affair. - Onlar olayı araştıracak.

The capable detective was assigned to investigate the cause of the tragedy. - Yetenekli dedektif trajedinin nedenini araştırmak üzere atanmıştır.

araştır
{f} research

We have little money available for the research. - Araştırma için mevcut az paramız var.

The teacher gave him a failing grade for basing his report on discredited research. - Öğretmen onun itibarsız araştırmasıyla ilgili raporuna dayandırarak ona başarısız notu verdi.

araştır
make a survey of
araştır
inquire

He says he will inquire into the matter. - Konuyu araştıracağını söylüyor.

araştır
{f} ferret
araştır
look into

Private detectives were hired to look into the strange case. - Özel dedektifler tuhaf davaları araştırmak için kiralanırlar.

I will look into the matter. - Konuyu araştıracağız.

araştır
probe
araştır
(Biyoloji) explore

Tom explored every possibility. - Tom her olasılığı araştırdı.

The explorers began to suffer from a severe lack of food. - Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.

araştır
snoop
araştırdı
Favoriten