Definition von arıza im Türkisch Englisch wörterbuch
- fault
Yes, the computer is faulty.
- Evet, bilgisayar arızalıdır.
The accident was caused by a fault in the refrigeration system of the appliance.
- Kazanın nedeni, cihazın soğutma sistemindeki bir arızaydı.
- malfunction
Due to a technical malfunction, this train's service will be henceforth discontinued.
- Teknik bir arıza nedeniyle, bu trenin hizmeti bundan sonra devam etmeyecektir.
This clock seems to be malfunctioning.
- Bu saat arızalı görünüyor.
- failure
The truck had a clutch failure.
- Kamyonun bir debriyaj arızası vardı.
- breakdown
Are you having a breakdown?
- Bir arıza mı yaşıyorsunuz?
We are late because our car had a breakdown.
- Arabamızda bir arıza olduğu için geç kaldık.
- defect
They checked the machine for defects.
- Arızalar için makineyi kontrol ettiler.
They replaced the defective TV with a new one.
- Arızalı TV yi yenisiyle değiştirdiler.
- hitch
- obstruction
- unevenness, roughness (of the country)
- defect, failure, breakdown, obstruction
- mus. an accidental
- trouble
- fault, failure, defect, breakdown, hitch; bug; roughness
- glitch
- (Bilgisayar) incident
- casualty
- roughness
- (Tıp) disorder
The authorities fined the shop because of a disorder in the electronic balance.
- Elektronik terazideki bir arıza nedeniyle yetkililer işyerine para cezası verdi.
- disturbance
- contingency
- unevenness
- {i} crash
- bug
The programmer fixed the bug.
- Programcı arızayı düzeltti.
- breakdown of
- arıza kurtarma
- fail soft
- arıza mesajı
- error message
- arıza bulma
- fault finding, troubleshoot
- arıza gösterge lambası
- (Otomotiv) malfunction indicator lamb
- arıza halinde kullanılan yol
- clearway
- arıza kamyonu
- breakdown lorry
- arıza kaydı
- failure logging
- arıza süresi
- downtime
- arıza tespiti
- trouble shooting
- arıza teşhisi
- troubleshooting
- arıza yapmak
- to break down, go out of order
- arıza yapmak
- to conk out, to break down, to go wrong
- arıza yordamı
- malfunction routine
- arıza zamanı
- fault time
- felaket arıza
- cataleptic failure
- bir arıza oldu
- There has been a breakdown
- fiziksel arıza
- (Tıp) physical deficiency
- görünmez arıza
- invisible failure
- kritik arıza
- (Havacılık) critical defect
- mekanik arıza
- mechanical breakdown
- rasgele arıza
- random failure
- rastgele arıza
- random failure
- tahmini arıza oranı
- (Havacılık) extrapolated failure rate