Biz boşa zaman geçirmeye eğilimliyiz.
- We are apt to waste time.
Genç insanlar, boşa zaman harcamaya eğilimlidir.
- Young people are apt to waste time.
O, ressamlık için yeteneklidir.
- He has an aptitude for painting.
Kişi kendi hatalarını unutmaya yatkındır.
- One is apt to forget his own faults.
Unutkanlığa yatkınsın.
- You are apt to be forgetful.
Karşılaştırma uygundur.
- The comparison is apt.
Çok uygun bir çeviri buldunuz.
- You've found a very apt translation.
Can we this quote? (Although I) live a thousand years, I shall not find myself so apt to die. —Shakespeare.
This tree, if unprotected, is apt to be stripped of its leaves by a leaf-cutting ant.