Stupidity is also a natural talent.
- Aptallık aynı zamanda doğal bir yetenektir.
Nothing is more sad than stupidity and apathy.
- Hiçbir şey aptallık ve kayıtsızlıktan daha üzücü değildir.
I'm getting endlessly annoyed by this foolishness.
- Bu aptallık tarafından sonsuz bir şekilde rahatsız oluyorum.
Let's not have any more foolishness.
- Hadi daha fazla aptallık yapmayalım.
Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head.
- Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi.
He's always asking silly questions.
- O her zaman aptal sorular soruyor.
My last husband was really stupid.
- Son kocam gerçekten aptaldı.
It is stupid of you to believe in him.
- Ona inanman aptallıktır.
You've acted foolishly and you will pay for it.
- Aptalca davrandın,bunun hesabını ödeyeceksin.
They said the deal was foolish.
- Onlar anlaşmanın aptalca olduğunu söyledi.
A fool and his money are soon parted.
- Aptal ve parası çabuk ayrılırlar
You've acted foolishly and you will pay for it.
- Aptalca davrandın,bunun hesabını ödeyeceksin.
I thought you were a dummy.
- Ben senin bir aptal olduğunu düşünüyordum.
Idiot! She's not being honest when she says she loves you. Haven't you figured it out yet? She's just a gold digger.
- Aptal! Seni sevdiğini söylediğinde dürüst olmuyor. Hâlâ anlamadın mı? O, tam bir altın arayıcısı.
You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.
- Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
You're not an innocent girl, are you?
- Sen aptal bir kız değilsin, değil mi?
He is the dumbest kid in the class.
- Sınıfta en aptal çocuktur.
The world is full of dumb people.
- Dünya aptal insanlarla dolu.
You goofed, didn't you?
- Sen aptalca davrandın, değil mi?
Tom looks really goofy today.
- Tom bugün gerçekten aptal görünüyor.
This imbecile has sharp teeth.
- Bu aptalın keskin dişleri var.
It's better to be alone than with some dumbass by your side.
- Yalnız olmak yanında birkaç aptalla birlikte olmaktan daha iyidir.
What do you say we ditch this bozo and have some fun?
- Bu aptaldan kurtulup biraz eğlenmeye ne dersiniz?
He's a twat. I can't listen to his nonsense anymore.
- O bir aptal. Onun saçmalıklarını artık dinleyemem.
Tom is by no means unintelligent. He is just lazy.
- Tom asla aptal değildir, O sadece tembeldir.
Get your ass over here, you idiot!
- Çabuk buraya gel, seni aptal!
We're not going to do anything crazy.
- Aptalca bir şey yapmayacağız.
It would be crazy to do that.
- Onu yapmak aptalca olurdu.
The people all praised the emperor's clothes without telling him the truth so as not to seem stupid, until a little boy said, The emperor is naked!
- İnsanların hepsi küçük bir çocuk İmparator çıplak! deyinceye kadar aptal görünmemek için ona gerçeği söylemeden imparatorun giysilerini övdü.
Is it hard to fool you?
- Seni aptal yerine koymak zor mu?
Worse than a simple fool is a fool believing himself intelligent.
- Kendini zeki sanan bir aptal, basit bir aptaldan daha kötüdür.
I am not so simple as to believe that.
- Ona inanacak kadar aptal değilim.
It sounds a bit goofy.
- O biraz aptal görünüyor.
Tom looks really goofy today.
- Tom bugün gerçekten aptal görünüyor.
It's the most idiotic thing I've seen in my life.
- Bu, hayatımda gördüğüm en aptalca şey.
Internet comments are generally idiotic.
- İnternet yorumları genellikle aptalca.
Tom is obviously a jerk.
- Tom açıkçası bir aptal.
Tom called me a stupid jerk.
- Tom bana aptal pislik derdi.