anything that is able to make a big change in a person or thing

listen to the pronunciation of anything that is able to make a big change in a person or thing
Englisch - Türkisch

Definition von anything that is able to make a big change in a person or thing im Englisch Türkisch wörterbuch

force
zorlamak

İkna genellikle zorlamaktan daha etkilidir. - Persuasion is often more effectual than force.

Linda Dan'ı onunla evlenmeye zorlamak için asılsız gebelik iddialarında bulundu. - Linda made false claims of pregnancy to force Dan to marry her.

force
{f} baskı yapmak
force
{i} kuvvet

Kaba kuvvet kullanırsan savaş başlatırsın. - Act too forcefully and you'll start a war.

Tom emekli bir hava kuvvetleri binbaşı. - Tom is a retired air force major.

force
{i} güç

Verdun Savaşında,Fransız güçleri bir Alman saldırısını durdurdu. - At the Battle of Verdun, French forces stopped a German attack.

Durdurulamayan bir güç sabit bir cismi vurursa ne olur? - What happens when an unstoppable force hits an unmovable object?

force
{f} sıkıştırmak
force
{i} kudret
force
{i} şiddet
force
{i} yürürlük

Bu kanun hâlâ yürürlükte mi? - Is that law still in force?

Onlar geri yürürlükte olacak. - They will be back in force.

force
angarya
force
(Politika, Siyaset) yasadışı şiddet
force
baskı

Sebzelerini yemesi için ona baskı yaptı. - She forced him to eat his vegetables.

Kamuoyu baskısı orduyu hareket etmesi için zorladı. - Public pressure forced the army to act.

force
(ısı vererek bitkiyi) vaktinden önce olgunlaştırmak
force
inandırma gücü
force
{i} yığın
force
{f} ırzına geçmek
force
tazyik
force
{i} etki

İkna genellikle zorlamaktan daha etkilidir. - Persuasion is often more effectual than force.

force
fors majör
Englisch - Englisch
force
anything that is able to make a big change in a person or thing

    Silbentrennung

    a·ny·thing that I·s a·ble to make a big change in a per·son or thing

    Türkische aussprache

    enithîng dhıt îz eybıl tı meyk ı bîg çeync în ı pırsın ır thîng

    Aussprache

    /ˈenēˌᴛʜəɴɢ ᴛʜət əz ˈābəl tə ˈmāk ə ˈbəg ˈʧānʤ ən ə ˈpərsən ər ˈᴛʜəɴɢ/ /ˈɛniːˌθɪŋ ðət ɪz ˈeɪbəl tə ˈmeɪk ə ˈbɪɡ ˈʧeɪnʤ ɪn ə ˈpɜrsən ɜr ˈθɪŋ/
Favoriten