Mutlu ol ve başka soru sorma... bu en iyisi.
- Be happy and don't ask any more questions...that is best.
Şimdi başka sorulara cevap vermeyeceğim.
- I won't answer any more questions right now.
Ben onu onun beni sevdiğinden daha çok sevmiyorum.
- I don't like him any more than he likes me.
Ben pizzayı spagettiyi sevdiğimden daha çok sevmiyorum.
- I don't like pizza any more than I like spaghetti.
Ben artık sigara içmiyorum.
- I don’t smoke any more.
Kızınız artık bir çocuk değildir.
- Your daughter is not a child any more.
Burada kısa süre dinlenelim. Bacaklarım yorgun ve ben daha fazla yürüyemiyorum.
- Let's take a short rest here. My legs are tired and I can't walk any more.
Tom'un daha fazla sabuna ihtiyacı yok. Mary ona bir ömür boyu yetecek kadar sabun verdi.
- Tom doesn't need any more soap. Mary gave him enough to last a lifetime.
Bizim daha fazla gönüllüye ihtiyacımız yok ama biz biraz daha fazla para kullanabiliriz.
- We don't need any more volunteers, but we could use some more money.
Biraz daha yersem, hasta olacağım.
- If I eat any more, I'll be sick.
Artık onu sevmiyorum.
- I don't like him anymore.
Artık seni sevmiyorum.
- I don't love you anymore.
Bu sıcak havaya daha fazla katlanamıyorum.
- I just can't stand this hot weather anymore.
Daha fazla bakma, lütfen!
- Don't look at it anymore, please!
Seninle bundan sonra konuşmayacağım.
- I won't talk to you anymore.
Tom bundan sonra artık yalnız olmadığının farkında oldu.
- Tom became aware that he was no longer alone anymore.
He's no longer the wholesome Chamber of Commerce bigshot we used to know in the olden days, Doc, he's bad shit anymore.
They don't make repairable radios any more.
I don't like Braques any more than I like Picasso.
I just misspelled my own name! Could I be any stupider?.
... going to be any more. ...
... I'm not going to come to your party any more. ...