Bu uygulama, tek kelimeyle, pilini tüketiyor.
- This application just eats up your battery.
Tom sonunda kendi bilgisayarına ücretsiz bir veritabanı uygulamasını yüklemeyi anladı.
- Tom eventually figured out how to install a free database application on his computer.
Uygulama geliştiricileri bir fonksiyonel programlama dili kullanmaya karar verdi.
- Application developers decided to use a functional programming language.
Biz, başvurunuzun kabul edilmediğini üzülerek bildiririz.
- We regret that your application has not been accepted.
İş için bu firmaya başvuruda bulunacağım.
- I will make an application to that firm for employment.
Daha sonra yapman gereken şey bu müracaat formunu doldurmak.
- What you need to do next is fill out this application form.
Tom başvuru dilekçesini benim için doldurdu.
- Tom filled out the application for me.
Başvuru formunuza yeni bir fotoğrafınızı tutturun.
- Attach a recent photograph to your application form.
Başvuru formuna fotoğraf eklemeyi unutma.
- Don't forget to attach your photo to the application form.