annehmend

listen to the pronunciation of annehmend
Englisch - Türkisch

Definition von annehmend im Englisch Türkisch wörterbuch

believing
inançlı
embracing
kapsayan
trusting
s., bak. trustful
trusting
inançlı
trusting
{i} güvenilir

Tom'un çok güvenilir olduğunu düşünüyorum. - I think that Tom is too trusting.

Tom çok güvenilir ve bağışlayıcıdır. - Tom is very trusting and forgiving.

believing
mümin
believing
itikatlı
believing
{i} inanış
believing
imanlı
trusting
güvenerek

Ona güvenerek büyük bir riske giriyorsun. - You're running a big risk in trusting him.

believing
{f} inan

Bilim adamlarına göre yaygın bir hata her problemin teknik bir çözümü var olduğuna yanlışlıkla inanmaktır. - A fault common to scientists is mistakenly believing that every problem has a technical solution.

Tom'un Mary'nin gerçekten onunla birlikte çıkmak isteyeceğine inanma sorunu vardı. - Tom had trouble believing that Mary would actually want to go out with him.

believing
{i} kanma
believing
(isim) kanma
believing
iman eden
believing
inanan
embracing
kucaklama
embracing
kuşatan
embracing
saran
trusting
çabuk inanan