anlayamama

listen to the pronunciation of anlayamama
Türkisch - Englisch
incomprehension
Want or lack of comprehension or understanding; inability to understand

As a guest lecturer in Nelson's class, Miller ran through his ideas for a Xanadu-like software system. Afterward, he was approached by one of the students, Stuart Greene. Miller asked Greene what the reaction to his ideas had been. Not so good, Greene informed him. As always, the class had listened in dumb incomprehension. They seldom understood what Nelson was talking about, and when Miller launched into a similar enthusiastic tirade, their response, Greene laughed, was Oh, no, we can't believe there's another one!.

Incomprehension is the state of being unable to understand something or someone. Rosie had a look of incomprehension on her face. the state of not being able to understand something
{i} lack of understanding; inability to understand, failure to comprehend
Want of comprehension or understanding
an inability to understand; "his incomprehension of the consequences
an inability to understand; "his incomprehension of the consequences"
anla
found out

Tom found out later that the woman he met in the park was Mary. - Tom daha sonra parkta karşılaştığı kadının Mary olduğunu anladı.

I just found out that my dad is not my biological father. - Babamın biyolojik babam olmadığını kesinlikle anladım.

anla
find out

Tom didn't find out he was adopted until he was thirteen. - Tom on üç yaşına kadar evlat edinildiğini anlamadı.

Tom didn't know the meaning of anglophobia, so he did a quick web search to see if he could find out what it meant. - Tom anglophobia'nın anlamını bilmiyordu, bu yüzden onun ne demek olduğunu bulabilmek için hızlı bir web araştırması yaptı.

anlayamamak
(Dilbilim) pass over
anla
make out

I couldn't make out what he wanted to say. - Onun ne demek istediğini anlayamadım.

I can't make out the meaning of this sentence. - Ben bu cümlenin anlamını çıkaramıyorum.

anla
{f} understood

Yet Japan is still not sufficiently understood by other countries, and the Japanese, likewise, find foreigners difficult to understand. - Ancak Japonya hâlâ diğer ülkeler tarafından yeterince anlaşılamamıştır, ve Japonlar, aynı şekilde, yabancıları anlamayı zor bulmuştur.

I know you think you understood what you thought I said, but I'm not sure you realized that what you heard is not what I meant. - Ne söylediğimi sandığını anladığını düşündüğünü biliyorum fakat duyduğunun benim demek istediğimin olmadığını anladığından emin değilim.

anla
make sense of

Can you make sense of what he says? - Onun ne söylediğini anlayabiliyor musun?

Tom tried to make sense of what just happened. - Tom sadece ne olduğunu anlamaya çalıştı.

anla
{f} understanding

Tom says that he has no trouble understanding Mary's French. - Tom Mary'yi Fransızca anlamakta zorlanmadığını söylüyor.

This kind of music is something that older people have difficulty understanding. - Bu tür müzik, daha yaşlı insanların anlamakta zorluk çektiği bir şeydir.

anla
got it

I got it, so no bullshit, okay? - Anladım, bu yüzden saçmalık yok, değil mi?

I think I got it right. - Sanırım onu doğru anladım.

anla
catch on

He does not seem to be able to catch on to what she is saying. - O onun ne söylediğini anlayabiliyor gibi görünmüyor.

Being a foreigner, I couldn't catch on to the joke. - Ben bir yabancı olduğum için, şakayı anlayamadım.

anla
{f} finding out

I'm trying to figure out how you managed to do that without anyone finding out. - Biri fark etmeden onu nasıl başardığını anlamaya çalışıyorum.

anla
{f} tumble
anla
comprehend

Tom didn't comprehend everything. - Tom her şeyi anlamadı.

The professor was unable to comprehend what I meant. - Profesör ne demek istediğimi anlayamadı.

anla
figure out

Tom couldn't figure out what Mary was trying to say. - Tom Mary'nin ne söylemeye çalıştığını anlayamadı.

Tom can't figure out how to fill out this application form. - Tom başvuru formunu nasıl dolduracağını anlayamıyor.

anla
made sense of
anla
understand

Understanding you is really very hard. - Seni anlamak gerçekten çok zor.

I do not understand you. - Siz insanları anlamıyorum.

anla
latch on
anla
latch onto
anlayamamak
not able to make head or tail of
anlayamamak
not have a clue
anla
made out
anla
apprehend
anla
(Biyoloji) acclaim
anlayamamak
not to understand
anlayamamak
miss the point; elude
anlayamamak
make nothing of
anlayamamak
{f} elude
anlayamamak
miss the point
Englisch - Englisch

Definition von anlayamama im Englisch Englisch wörterbuch

anlä
Argonne National Laboratory, operated by the University of Chicago as part of the U S Department of Energy's national laboratory system
anlä
Light anti-ship missile
anlä
Argonne National Laboratory
anlayamama
Favoriten