Onun geç gelmesi nedeniyle planlarımız değişti.
- We changed our plans because of her late arrival.
Kışın gelmesiyle birlikte ağaçlardaki yapraklar düşer.
- With the arrival of winter, the leaves on the trees fall down.
Kaza onun gelişini muhtemelen geciktirecek.
- Possibly, the accident will delay his arrival.
Keiko onun güvenli bir şekilde gelişini ona bildirdi.
- Keiko informed him of her safe arrival.
Tarifede varış saatine baktım.
- I looked up the arrival time in the timetable.
Ben varışını bekliyorum.
- I await your arrival.
O, ben varmadan önce oldu.
- It happened prior to my arrival.
The accident happened previous to my arrival.
- Der Unfall ereignete sich vor meiner Ankunft.
He died previous to my arrival.
- Er ist vor meiner Ankunft gestorben.