İngiltere'ye büyük elçi olarak atandı.
- He was appointed ambassador to Britain.
Birleşmiş Milletlerin büyük elçisiydi.
- He was ambassador to the United Nations.
Kosh, Babylon 5 uzay istasyonunda Vorlon büyükelçisidir.
- Kosh is a Vorlon ambassador in the Babylon 5 space station.
Büyükelçi bu gece Japonya'dan ayrılıyor.
- The ambassador is leaving Japan tonight.
O, Haiti büyük elçisidir.
- He's the ambassador to Haiti.
Suudi Arabistan büyük elçisinin istifa ettiğini az önce gördüm.
- I've seen just now that the ambassador of Saudi Arabia has resigned.