an occurrence that the plaintiff claims has led to culpable injury

listen to the pronunciation of an occurrence that the plaintiff claims has led to culpable injury
Englisch - Türkisch

Definition von an occurrence that the plaintiff claims has led to culpable injury im Englisch Türkisch wörterbuch

incident
{i} hadise
incident
{i} olay

Olay gece yarısı gerçekleşti. - The incident took place at midnight.

O, olayı ayrıntılı olarak açıkladı. - He described the incident in detail.

incident
{i} olay, hadise, vaka
incident
{i} yük
incident
{i} perde [tiy.]
incident
{i} ayrıcalık
incident
(Bilgisayar) arıza
incident
(Askeri) ek durum
incident
tesadüf
incident
(Askeri) ani durum
incident
{s} to -e ait olan, -e özgü; ile beraber gelen
incident
bağlı

İki olay birbirine bağlı. - The two incidents are connected with each other.

incident
olması beklenen
incident
{i} özel durum
incident
{i} kaza

Polis bizi kaza hakkında bilgilendirdi. - The police informed us about the incident.

Kaza onun şöhretinde bir leke bıraktı. - The incident left a spot on his reputation.

incident
(sıfat) ayrıcalık getiren, yükleyen
incident
düşen
incident
(Askeri) (EXERCISE) ANA DURUM, ANİ DURUM (TATBİKAT): Bir tatbikatı idare eden karargah tarafından tatbikat esnasında ilham edilen ve tatbikat yaptırılan kuvvetlere veya tesislerine müessir olup, ilgili komutan veya karargah tarafından tedbir alınmasını gerektirecek mahiyette olan bir olay. Bak. "exercise incident"
Englisch - Englisch
incident
an occurrence that the plaintiff claims has led to culpable injury

    Silbentrennung

    an oc·cur·rence that the plain·tiff claims has led to cul·pa·ble in·ju·ry

    Türkische aussprache

    ın ıkırıns dhıt dhi pleyntıf kleymz hız led tı kʌlpıbıl încıri

    Aussprache

    /ən əˈkərəns ᴛʜət ᴛʜē ˈplāntəf ˈklāmz həz ˈled tə ˈkəlpəbəl ˈənʤərē/ /ən əˈkɜrəns ðət ðiː ˈpleɪntəf ˈkleɪmz həz ˈlɛd tə ˈkʌlpəbəl ˈɪnʤɜriː/
Favoriten