an incompatibility of two things that cannot be simultaneously fulfilled

listen to the pronunciation of an incompatibility of two things that cannot be simultaneously fulfilled
Englisch - Türkisch

Definition von an incompatibility of two things that cannot be simultaneously fulfilled im Englisch Türkisch wörterbuch

conflict
çatışma,v.ters düş: n.çelişki
conflict
{f} tutmamak
conflict
uyuşmazlık

O her zaman biriyle uyuşmazlık içinde gibi görünüyor. - He seems to be always in conflict with someone.

conflict
{i} fikir ayrılığı
conflict
harp
conflict
çatışkı
conflict
aykırılık
conflict
çakışma
conflict
çatışma

Bu Birleşmiş Milletler kararı İsrail'in silahlı güçlerinin son çatışmalarda işgal edilen bölgelerden çekilmesini istemektedir. - This United Nations resolution calls for the withdrawal of Israel armed forces from territories occupied in the recent conflict.

Ben çatışmadan kaçınmaya çalıştım. - I tried to avoid conflict.

conflict
çatışmak
conflict
(Tıp) Psikiyatride iki adet uyumsu ve birbirine zıt arzunun veya duygunun bilinç altında mevcut olması
conflict
{i} ruhb. çatışma
conflict
{i} kavga
conflict
{i} anlaşmazlık

Orada siyasi anlaşmazlıklarda her gün birçok insan hayatını kaybetti. - Every day many human lives were lost there in political conflicts.

Anlaşmazlık tırmanıyor. - The conflict escalates.

conflict
conflict of laws kanunş ihtilaf
conflict
{i} uyuşmazlık, anlaşmazlık, ihtilaf
conflict
(fiil) çekişmek, anlaşmazlığa düşmek, savaşmak, bağdaşmamak, tutmamak
conflict
çelişmek
Englisch - Englisch
conflict
an incompatibility of two things that cannot be simultaneously fulfilled

    Silbentrennung

    an in·com·pa·ti·bi·li·ty of two things that can·not be si·mul·ta·ne·ous·ly ful·filled

    Türkische aussprache

    ın înkämpıtîbîlîti ıv tu thîngz dhıt kınät bi saymılteyniısli fûlfîld

    Aussprache

    /ən ənˌkämpətəˈbələtē əv ˈto͞o ˈᴛʜəɴɢz ᴛʜət kəˈnät bē ˌsīməlˈtānēəslē fo͝olˈfəld/ /ən ɪnˌkɑːmpətɪˈbɪlɪtiː əv ˈtuː ˈθɪŋz ðət kəˈnɑːt biː ˌsaɪməlˈteɪniːəsliː fʊlˈfɪld/
Favoriten